Kurumuş güller arasından yazıyorum sana:
Siyah atlar geçmekte aramızdan,
(Bir rüyâ hâli aslında bu, bilinen.)
At muratsa bu siyahlık ne;
Her geliş sanaysa bu gidiş kime.
Kurumuş güller, her yerde,
Bir hayat artığı.
-Yıldızlar şaşırtır yönümü bana.-
Bin soru var dudaklarımda kanayan,
Güller var kuruyan.
Güller arasından geçmekteyim,
Hazan mevsimi,
Günün devrimi;
Gözyaşlarında yıka beni,
Defnet göğe.
(Bana yolumu şaşırtmakta rüyâlar,
Gördüklerimin gizini fısılda kulağıma;
Ey İlah'ım, dönüştür sesimi söze,
Söylediklerinin gizini nakşet dudağıma.)
Kurumuş güller serpilmiş avuçlarıma;
Kurulmuş yaylar çevrili üzerime: Dur Eros!
Korkutur beni, korkutur,
-Düşüş, üşüyüş içimdeki.-
Korkutur beni güller.
(Hele kuruduysa ellerin gibi, kuraksa yüreğin.)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder