14 Eylül 2013 Cumartesi

Adem'den Havva'sına XV

Havva'ya;
Susadım, çok susadım, çöldeki bedevi gibi sana susadım Havva, susuzluğum geçmiyor.
Yürüdüm, çok yürüdüm, nereye vararacağımı bilmeden yürüdüm günlerce, sana varamadım, seni bulamadım.
Attığım her adım sanki karınca adımıymış gibi kısaldı, yollar hiç bitmeyecekmiş gibi uzadı gözlerimin önünde.
Bir yere varamadım, seni göremedim, seni bulamadım Havva, kaybolmuşsun, dünyanın hiçbir yerinde seni göremedim.
Düşünmek delirtiyor artık, düşünceler beynimi kemiriyor giderek.
Seni bir daha hiç göremeyecek olmak kabullenilmez bir düşünce, sonsuza kadar ayrılışımız onulmaz bir duygu oysa.
Düşünsene Havva, sonsuza kadar birbirimizi hiç göremeyeceğiz, sen bir daha hiç gözükmeyeceksin bana, gözlerim bir daha seni hiç göremeyecek.
Sen nerede ne yapıyorsun hiç bilmeyeceğim, nasıl bir ömür süreceksin habersiz olacağım, bir daha hiç duymayacağım sesini, nefti bir yalnızlığa hapsolacağım ben, sen hiç bilmeyeceksin.
Yaşam gelip yaşam gidecek, ömür gelip ömür gidecek, insanlar gelip insanlar gidecek, ölüm gelip ölüm gidecek, sen hiç gelmeyeceksin Havva, bir daha hiç görüşemeyeceğiz.
Bu fikir çıldırtıyor işte, onulmaz bir yere sürüklüyor beni, bütün kapıların dışarısında bırakıyor beni.
Sonsuzluğu düşündükçe göğüs kafesim daralıyor, dünya daralıyor ve beni içine hapsediyor.
Giderek daralıyor bildiğim ne varsa ve beni ufacık bir kutuya sıkıştırıyor.
Yüzün, o yüz ki yüzlerin efendisidir gördüğüm ne varsa hepsinin efendisi, bir daha hiç bilmeyeceğim o yüzü.
O yüz ki, artık yok olmuş gibi yok oldu hayatımda, bir daha hiç görmeyeceğim bir yüz, yüzlerin efendisi, efendimisss, sahibimiz.
Delirmek, aklı başında yaşamaktan daha kolay olmalı, delirsem bir daha seni göremeyeceğimi düşünmek durumundan kurtulurdum, bütün düşüncelerim kaybolurdu.
Bu kadar çok düşünmek beni delirme noktasına sürüklüyor zaten, yokluğun delirmek için iyi ve bulunmaz bir neden zaten.
Havva, seni göremedikten sonra neyi gördüğümün önemi yok, senle göremedikten sonra neyi gördüğümün önemi yok.
Önemini kaybediyor her varlık, giderek karamsarlaşıyor dünya, daraltıyor beni, ah bu delilik, uğrasa ya artık bana, bu yokluk düşüncesinden kurtarsa artık beni.

Ah bu ayrılık, bazen delirtiyor, bazen delirmeme bile izin vermeden yaşatıyor, ki bu aslında yaşamak değil, sürdürdüğümde yaşam değil.
XV

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder