7 Eylül 2013 Cumartesi

Adem'den Havva'sına VIII

Havva'ya;
Bugün buharlı bir gün Havva, her yerin sislerle kaplı olduğu bir gün.
Bütün gerçeklerin net olarak görülemediği bir gün.
Gerçeklerin, gerçekliklerini kaybetmeye hazır oldukları bir zaman aslında.
Her anın yavaş yavaş zehirlendiği amansız bir an.
Yazılacak kelimelerin acı içerdiği, acınası bir yazı.
Dünyanın ağzını açtığı ve içinde her şeyi yutmaya hazır bir canavar gibi beklediği garip bir gün.
Bugün, dünden daha farklı, daha önceki günlerden çok daha farklı bir gün.
Anlamın kayıp olduğu, kayıpların bulunamayacağının anlaşıldığı bir gün.
Bu topraklarda karınca kolonileri birbirleriyle savaş halindeler.
Birbirlerinin şehirlerini talan ediyorlar, yıkıp geçiyorlar.
Benimde şehirlerim talan edildi işte Havva, bütün kulelerim düştü bir yandan.
Hayat zaten zor iken diğer yandan bir kamçı indi sırtıma.
Bir iz bıraktı vücudumda, bir daha silinmeyecek gibi duran.
Bir acı bıraktı üzerimde, bir daha gitmeyecekmişçesine sert.
Bütün darbeler serttir aslında, hepsi beklenmeyen yerden gelir.
Darbenin nereden geleceğini bilseydim de bu darbeye karşı koyamazdım.
Bu darbe ki, geldiği yerin güzelliğine sığınır aslında.
Şimdi bu tarumar şehirde bir başıma yeni bir şehri inşaa etmeye çalışıyorum.
Düşen kulelerin yerine yenileri yapılmalı.
Yıkılan güzellikler yerini başka güzelliklere bırakmalı belki de.
Yeni bir gün doğar yarın Havva, ama güzel bir gün doğar mı bilmem.
Bir gün doğar ufuklarda, benim üzerime de doğar ama içime yeni bir gün doğar mı bilmem.
İçim hep karanlık, hep karanlıkta kalmaya meyilli.
Yalnızlık, sevgili yalnızlık, gerçek bir dost, sevgilim.
Her şeyden uzakken hiçbir şey istememek, hepsini geride bırakıyor.
Mesele yalnız olmak değilmiş aslında, mesele yalnızlığı sevmekte.
Yalnızlığın limanlarında kendine yer bulmakta.
Yalnızlık belki de benim için yaratıldı Havva, ben bilmem, ama severim.
Bu sisli günün içinde de yeni yerler keşfederim.
Yeni canlılar bulurum ormanın karanlık kıyılarında, nasıl olsa karanlığa alışkınım.
Hapsolduğum şeyi seviyorum, yalnızlıkla kuşanmışım.
Karanlık her yerde, ben yolumu bilmiyorum, yolun aydınlığını bekliyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder