9 Ocak 2015 Cuma

Sorgulamalar I

Meşin masamın üzerinde ak sayfalara al mürekkeple yazmaya başlıyorum. Dolma kalemime o saf mürekkebi daha yeni doldurdum, en kalıcı şeyleri yazmak için. Sayfalar dolusu yazacağım, belki de hiç yazmadan bırakacağım. Hayat, büyük bir sorgulamaya dönüşmekte. O kadar büyük bir oyunun içindeyim ki, kader dediğimiz oyunun rolünü unutmuş oyuncusuyum. Ben söylemem gerekenleri hatırlamaya çalıştıkça daha da büyük unutuşların içine düşüyorum. Rolümün ne olduğunu hatırlamıyorum, özne miydim yoksa nesne mi, cümlelerde zarfı mı yer tamlayıcısını mı oluşturacağım hakkında bir fikrim yok. -Belki bir dilci de çıkıp sen saydıkların olamazsın, diyecektir.- Sorgulamalar içinde başka sorguları da taşır. Her soru insanı başka bir soruya götürür aslında, yalnızca cevap arayanlar yeni soruları görmez. Cevaplanmamış her soru yarım kalmış bir sorgudan ibarettir ve sorgulamadan kaçan bir insan kendi benliğini hiçbir zaman bulamayacaktır. Belki bir itiraf olarak ben de sorgulamalarımı bitiremediğimden dolayı hiçbir zaman kendime ulaşamayacağım. Kendine ulaşamamış birinden yaptıklarının hesabı sorulduğunda yaşayacağı o büyük şaşkınlığın nedeni dilediği soruyu geçme ve istediğinde kalmasıdır, oysa cevabı verilmemiş veya verilememiş her soru bir gün faiziyle birlikte geri gelecektir. -Belki de böyle bir faiz haram değildir veya bu faiz değildir, bazen ilaveler gerekir, asıllar tam olmaya yetmez.- Kendim olamadığım günler başımın üzerinde bir halka gibi durmakta. Başımın üzerinde o kadar çok halka var ki kendimi Latin gravürlerinde halkalarla gösterilen azizler gibi hissediyorum. İnsan, yalnızca kendinindir, diyebilmek isterdim. Hiçbir zaman kendimin olamamanın acısını çekmekteyim. Hatta dilediğimce yazamamanın ve beni engelleyen bu görünmez engellerin olmamasını isterdim. Bir şey var başımda, beynimdeki bir damarı tuttuğunu ve bazı fikirlerin oluşmasını engellediğini düşünüyorum, aynı zamanda bir kör noktanın içimde bir yerlerde giderek büyüdüğünü farkediyorum. Bir gün bunlardan dolayı ölürsem sorgulamalarımın ucunda olduğumu anlarım, anlatırım, anlayın. Sorgulamalarımın ucuna gitmek istiyorum, götürün beni. Sorgulayacağım bildiğim ne varsa ve belki ulaşacağım bilmediklerime, ölmez de sağ kalırsam eğer. Dudaklarım ölüm tadında, sorgulamalarım hayat, dudağın.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder