19 Ağustos 2013 Pazartesi

Yokluğa Doğru

Onu bir daha hiç görmemek ihtimali en feci ve maalesef en akla yakın olanı.
Sabahattin Ali


Akıl bazen gerisindeki bütün düşünceleri yok sayıyor.
Öldürüyor peşinde ne varsa.
Bütün hesaplar, hesabını bilmeden bozuluyor.
Yıkılıyor kurgulanan ne var ise.
Yolda yürürken kulağına bir cümle fısıldanır.
Sadece senin bildiğin bir dilde söylenir bu cümle.
Kimse anlamaz ve duymaz.
Kimse farkında değildir ne söylendiğinin.
Muhatabı bilir, bu cümle, bir busedir aslında.
Sonsuzluğa doğru yok oluşun sözcük karşılığıdır.
Anlamı basit ve yalındır.
Hiç olmadığı kadar anlamlı ve net.
Akıl işte gösterir o anda kendisini, anlatır olanları.
Felakete sürükler bazen.
İnsanın hiç bilmediği kendi felaketine doğru.
Bazı cümleler ondan önce kurulan cümleleri öldürebilir.
Bunun için bir 'ama' bağlacına gerek yoktur.
Bazı insanların kurduğu bazı cümleler bazı anlarda bazı farklılıklara yol açabiliyor.
Hiç kimsenin anlamadığı bir dil diğer dilleri öldürebiliyor.
Akla yakın olan artık körleşmiş olmaktır.
Ve artık kim olduğunun bir önemi kalmıyor.
Zaten yok olanın bir daha olmayacağını söylüyor sana, akıl.
Anlıyor insan, anlatamıyor, aklı başında olmayarak dolanıyor.
Dünyadaki en feci şeyi kaşfettim.
Bu benim kendi kıyametimdi.
Belki bütün insanlığı yıkmadı, beni mahvetmeye yetti.
Yok olanın yok olarak kalacağını.
Yok olan, yok olacak, yokluğunun içinde.
Ben hiçbir şeyi bilmeden.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder