14 Mayıs 2017 Pazar

Öpüşlerin Rengi, Şarap ve Sen

Yıldızları toplayıp getirdim önüne,
Baktıkça kamaşır,
Gözlerin,
Işıkla ilk tanışma gibi.

Bir kapana tutulmuş gibi,
Kapalı ellerin, aç onları.
Güle lütfet kanından,
Alsın senden rengini. 
Tüm alacaklılarına bedeli bağışla,
Bana aşkını bağışla.

Sönük bir soy getirdim sana,
Soyu tükenen masallar.
Küle çalmış rengi göğün.
Limon kolonyası uçucu,
Durmaz teninde.
Saçların arasına karışmış otlarsa,
Sonsuza dek kazınmış,
Aklıma,
Çıkmaz yerinden,
Oynamaz bir tel bile.

Kırılganlığım yeter sana,
Tüm üzünçlerini bana yükle,
Ben taşırım senin için.
İşte şurda ova, şurda dağ,
Ben tırmanırım senin için.
Adı Golgotha'ymış, ne fark eder,
Ben çıkarım senin için.
Şurası dünya, şurası mezarlık,
Ben ölürüm senin için, ne var.

Dünya küçükse bizim suçumuz değil.
Dünya büyükse bizim suçumuz değil.
Yaşayalım sadece.

Koşuyorum,
Yüzünde öpülecek tek bir yer kalmamış,
Hepsini kuşatmışım çoktan.
Teninde alev almamış tek bir yer kalmamış,
Kundaklamışım,
Tüm yangınlarına karışmışım çoktan.

Kundakladıysam aşkından gönlümü ne çıkar,
Senden değil mi,
Bırak hepsi senden olsun.

Çocukluk elbiselerimi getirdim sana,
Küçüldü biraz oysa,
Zaman beni oydu, onu büyüttü ama ne çıkar;
Hepsi sevdiğim şeyler değil mi;
Tüm sevdiğim şeyler gibi,
Hepsini taşıdım sana,
Sevdim diye.

Hiç nar ağacı yoktur köyümde,
Hiç limon yoktur, bildiğim;
Ceviz koysam avuçlarına olur mu,
Dolu gibi yağar üstümüze mevsimi gelince;
Köyüm kuraksa benim suçum değildir,
Tüm pınarları rahmine bağlasam olur mu?

Unuttuğum tek bir şey varsa eğer,
O -da- unutuşun kendisidir.
Âşık en çok hafızasıyla yoldaştır,
Orda biriktirdiği ardıl görüntülerle.
Unutma cancağzım,
Sana çocukluk elbiselerimi getirdim,
Annemin sesini ve yasını.
Unutma cancağzım,
Sana bir avuç ceviz getirdim,
Benim suçum değildi kuraklık.
Unutma cancağzım,
Ben seni unutmam.

Tüm kitapların yazgısına inandım.
Her güzel hikâyeye inanılması gerektiğine,
İnandım.
Şimdi güzel bir hikâyem var,
Şimdi sen varsın belleğimde.

Öpüşlerim ne renktir,
Anlat bana;
Dokunuşlarım ne renk?
Aşkın rengi kırmızı mı Kıtmir'inki sarı,
Göğsümün rengi nedir,
Anlat bana;
Yalnız sen bilebilirsin.

Bakışların içimin hangi kıyısına takıldı,
Söylesene cancağzım;
Gülüşlerini hangi köprüde unuttun?
Susamış gibi bir halin var,
Bak dudakların nasıl da yaralı ceylan gibi,
Ürkek,
Bak dudakların nasıl kapalı.
Söylesene cancağzım,
Susuzluktan mı,
Yoksa bensizlikten mi,
Bakışların hangi cennette kaldı?

Üstüme alınıyorum her ne varsa senden.
Seni üstüme alıyorum,
Taşıyorum.

Bir reçel kavanozu gördüm rüyamda,
Dudaklarının rengi meyveler,
Ellerini gördüm onu kavrayan.
Kim girebilir rüyama senden başka,
Kim yorumlayabilir;
Dün gece rüyamda,
Seni gördüm,
-Sen olmasan da-.

Bu ayrılık hangi cins,
Ben bilmezdim bunu.
Bu insanlık ne cins,
Ben tanımazdım bunu.
Dönüşüm benim değişim ben,
Sana yönelişim benim,
Yalnız ben senin.

Ben eşiğinin gül bahçesindeyim,
Sen düşümün külleri arasında.
Ben dinlerim ıslığını ağaçların,
Sen dinle sesini yalnızlığımın.
Bu ayrılık ne renk,
Bu bir başınalık,
Cancağzım çocukluğum ne renk;
Getireyim sana,
Sar göğsünün üstüne.

Ben buradayım,
Sen nerde;
Ben buradayım,
Ya sen(.)-?

29.4.17 00:53

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder