6 Aralık 2013 Cuma

Ölü Adamın Sandığı

       Geminin birinin güvertesinde bir kadın duruyor. Üzerinde siyah bir elbise, elinde bir silah. Saçları yerlere değiyor, parmak uçlarına basarak yürüyor gibi. Güvertede bir kadın var, kadın gemiye uğursuzluk getiriyor, tayfa buna inanıyor. Kaptanın elindeki harita uçuyor, gemi artık yönünü kaybedip kayboluyor.
       Geminin içinde huzursuz bir huzur var. Huzur huzursuzluğu biliyor, huzursuzluk huzuru görmezden geliyor. Kadın elindeki bıçakla gülüyor, ağzından dişleri dökülmeye başlıyor. İnsanlar korkuyor bu gülüşten, tayfa deniz ile buluşuyor. Kaptan gözlerine inanamıyor. Gemi alabora olmuyor, insanlar geminin içinde alabora oluyor. Herkes tek tek denizle kucaklaşıyor. Tayfa denize dökülüyor. Kadın elinde bıçakla ilerliyor. Ayağı tahta gibi, her adımında korkunç sesler çıkarıyor. Elbisesinin siyah rengi gemiyide siyaha boyuyor. Siyah bir bayrak dalgalanıyor geminin direğinde. Siyah bayrak gökyüzünü de siyaha boyuyor. Gemide siyah oluyor, kadının yüzü kararıyor. Yere düşen her diş güverteyi delip denize varıyor.
       Kadın ilerliyor adımları doludizgin. Her adımda kaptan kamarasına biraz daha yaklaşıyor. Çok uzaklardan rüzgar esmeye başlıyor. Rüzgar daha gemiye varamadan susuyor. Gemi bir hortuma kapılmış denizin tam ortasında savruluyor. Bir sağa bir sola derken hortumla beraber dibe sürükleniyor. Kadın gülüyor, gülmesi hiç kesilmiyor. Elindeki silahın metali parlıyor. Ona bakanlar gözünü alamıyor. Kaptan yukarıdan olanları acizce seyrediyor.
       Kamaranın kapısında bir karanlık beliriyor. Kadının eli kımıldamıyor. Kapı kendiliğinden açılıyor. Anahtarı yokmuşçasına kilit düşüyor. Kadın çok hızlı hareket ediyor. Her kadın hızlıdır, öldürmekte. Kaptan ölüme yakın, acısını yaşıyor. Ölümün deminde, ölümü yaşıyor. Hortum büyüyor, büyüyor. Eşikten bir adım atıyor kalbi kararmış kadın, kamaranın ortasına. Adımları kocaman. Gözleri giderek büyüyor, göz bebekleri bütün gözü kaplıyor. Kadının gözü kararıyor. Siyah olup çıkıyor kadının teni. Hiç kimse sesleri işitmiyor. Tayfalar çoktan kaybolmuştu denizin bir yerinde. Kaptan ise öylece bakmakta.
       Bir sandık var kamaranın ortasında. Cevizden bir masanın üzerinde. Kırmızı bir sandık parlıyor odanın içinde. Bu sessizlikte sesini işittiriyor. Hiç durmadan canlanıyor. Anahtarı olmadan açılıyor sandıkta. Kadının sözüne amade bütün kilitler. Bir kadın, bütün kilitleri açıyor. Tüm kötülüğüyle. Dişsiz ağzı, siyah teni, elinde silahıyla. Sandık açılınca bir orkestra çalmaya başlıyor. En güzel seslerden en güzel şarkı canlandırılıyor. Sandığın içinde bir şey var, kadının çok yabancı olduğu. Tüm bu karaltıda kırmızı bir şey var. Sandığın birinde kadının daha önce hiç görmediği bir şey var, kadın korkmakta. Bilinmeyenden korkulur; kadın bunu biliyor, bundan korkuyor. 
       Sandığın birinde bir kalp var. Kalbin içinde gizlenmiş bir söz. Kadın sözü duymuyor. Daha önce hiç şarkı dinlememiş. Daha önce hiç bir söz işitmemiş. En yabani dağlarda en yabani hayvanlarla büyümüş. Kara kadın susuyor, elinde silahıyla kalbi avucuna alıyor. Fırlatıyor sandığın içine acımadan. Elindeki silah parlıyor, patlıyor. Yüzünü boyuyor, yüzü boyanıyor. Bir allık var şimdi yüzünde, kandan, kalpten. Bir kadın bir kalbi nasıl tutacağını bilmiyor; kalbi parçalıyor.
       Kaptan tek bir ses işitti. Sonra bir sessizlik. Anlamıştı, sandıktaki kalbi parçalanmıştı. Gömleğini açtığında gördü, göğsü parçalanmıştı. Bir kadına bir kalp verildiğinde, o kalp parçalanmaya mecburdur, öğrenmişti. Şimdi diz çöktü. Sadece bir gemi kalmıştı, kamaranın içinde bir kadını barındıran. Yavaş yavaş hortumla beraber dibe batan. Kaptan ölecekti, kalbi parçalanmıştı. Onu öldüren ne hortumdu, ne deniz. Bir sandıkta, bir kadına verilen bir kalp, onu ölüme götürmüştü. Kaptan ölümü sevdi, kendini son kez birine bırakmaya karar verdi. Ölüme bıraktı kendini ve ilk kez birisi onu bekletmeden geldi. Ölüm hemen geldi, koşarak. Ey ölüm, sen ne güzel şeysin; oldu son sözü, büyük sessizlikten hemen önce.


Sen beni tanımazsın, severimde söylemem;
Sen beni uzak sanırsın, bilirim söz dinlemem.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder