21 Ağustos 2014 Perşembe

Arwen'e Mektuplar

      Sevgi, büyük fedakârlıkların içerisinden başını uzatıyor. Bir şeyi göstermenin, altını çizmenin en iyi yolu onu eyleme dönüştürmek, sözcüklerin anlamlarını da göstermek. Bazı sözler sadece söylenmek için vardır, bazıları ise yaşamak; sevgi ise hepsinden üstün, sadece yaşatmak.
       Bir ânda sonsuzluktan vazgeçiş sonlu yaşamda kendisini gösteriyor. Sonsuzluğun içerisine sığan son, biraz da sevginin içerisine sığan merhamet, şefkat, ilgi, kaybetmeye dair korkudur. Sevgili geldiğinde insan sonu, sonsuzluk için vermeli. Şüphesiz ki sevginin içerisinde var olan şeydir bu.
       Tüm cümleler aslında tek bir cümle olabilmek için mücadele ediyor, her şey tek bir şey olmak istiyor. Ben de en çok sen olmak istiyorum Arwen, senin bir parçan hâline gelmek; yürüğünde benim ayaklarımla yürümeni, dokunduğunda benim ellerimle dokunmanı, gördüğünde benim gözlerimle görmeni istiyorum. Ben giderek daha da çok sen olmak istiyorum, senden daha çok sen. Öyle bir sen ki; seni, senin dışında bırakmış, senin bile anlamadığın bir biçimde sen olmuş.
     Arwen, bir kelime mantığı, anlamı, zekâyı, kalbi, dili, lisanı delip geçiyor; ne olduğunu hiç bilmeden kendisinden fazla bir şey oluyor; hangi lisandan gelirse gelsin o insanın içine yerleşiyor. Kan, yabancı bir maddeyi kabul etmez; demek ki bu durum da öyle; bu kelime o kadar insanın kendisine ait ki dil de onu reddetmiyor, hemencecik yerleşiyor. Bazı kelimelerin ait olduğu bir dil yoktur, o bütün dillerde vardır ve bütün dillerde en güzel anlamlara maliktir.
    Arwen diyince duraksıyorum, güzel kelimeler duraksatır beni böyle, insan güzel bir çiçek gördüğünde durup bakmalıdır ona, yanına oturup seyretmeli, elini uzatıp dokunmalı, yüzünü değdirip koklamalı. İnsan, bir mucize gördüğünde onun içinde olmalı, yaşamalı. Mucizeleri dinlemek etkilidir, içerisinde olmak ise bambaşkadır; işte Arwen, senin için tasvir edebileceğim şey tam olarak budur. Sen benim için ve benim içimde bir mucizenin ta kendisisin.
      Arwen'e bir mektup bu, sevgiye dair tek bir ân için sonsuza dek yaşanacak bir acıyı kabul ediş, hiç kimsenin kabul etmediği ve herkesin kaçtığı. Uzun bir mektup bu, bazı mektupların sonu hiçbir zaman yazılmamalı, kalem elden hiç düşmemeli ve dil hiç susmazken yürek şiddetini daima arttırmalı, ta ki bir tayın yüreği çatlayana kadar hızlanışı gibi. İnsan da ruhu çatlayana kadar sevmeli, giderek çoğalarak.

       Aragorn
       İçimde ki -içinde ki- Aragorn.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder