20 Kasım 2015 Cuma

Âh mine'l-dilek

I: Gizin Peçesi
Mavi bir peçeydi özünü saklayan gözünün,
Erguvan ağacının.

II: Doğmayan Güneş
Seni bekliyordum Mehdi diye,
Ben bekledikçe sen gelmiyordun,
Gelmeyişinle sana olan inanç yiterken.
Yiten her şey yokluğun kül vadisinde,
Bir erguvan ağacının dalında asılı:
Oysa ben senin gelmeyişini de seviyordum.

III: Göğe Dayanmış Merdiven
Kaç yol var gökten yere inen,
Kaç yol yok geri dönen?
Bir aldatmacanın orta yerinde duruyorum,
Aklımın duvarları içine sıkışmış,
Gönlün camdan kentleri yıkılmış.

IV: Çoban Yıldızı Masalı
Gidiyorsun çoban yıldızı,
Bırakıyorsun beni böyle.
Bir savaşın ortasında silahsız yürüyorum,
Her yanda ölüler, arasında yürüyorum.
Beni duyan yok,
Herkes gibi gidiyorsun çoban yıldızım.
Yitmiş bir sevgili, sıcaklığından uzağım,
Doğmamış çocuklar, dikilmemiş kefenler arasında;
Gelecek günlerin getireceklerinden,
Mahrum insanlığım.

V: Yitik Ben
Âh mine'l-dilek diyorum düşerken gönlüne,
Çok yüksek.
Avuçların sıcak ve ruhun üşümüş,
Yitiyorum.
Yitik benliğimin ülkesinde,
Seviyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder