4 Kasım 2012 Pazar

Kaçık Bir Uyku

Kaçık bir uyku, çölde susuz geçirdiğin anlar gibidir.
Dilin damağın birbirine yapışırken inlersin.
Dünya bir yudum su'dan ibarettir.
Kaçık bir uyku, Antartika'da sıcak bir ateş gibidir.
Elin ayağın titrerken kıvranırsın.
Dünya bir kibritin sıcaklığı kadardır.
Herşey zamanla dahada küçülür.
İnsan büyüdükçe hedefler küçülür.
Kaçırdım yine uykumu.
Aldı başını, çekti gitti uzaklara, uzak diyarlara.
Gelmeyede niyeti yok.
Ne zaman kavga etsek bir süre kolay kolay gelmez.
İlla kendini özletmek ister.
Kaçık bir uyku gibi; içerisinde 'belki mecburiyetten' bulunduğumuz hayat.
Neşemiz, huzurumuz, mutluluğumuzda onunda anlamı var.
Sabah güneş kamaştırırken gözlerimizi uykudur bizi mutlu eden.
Odur pekçok şeyi unutturan, silen, yok sayan.
Uyumak güzeldir.
Alıp götürür bizi rüyâlar alemine.
Kimseden korkmadığımız, çekinmediğimiz, senaryosunu bizim yazdığımız evrene.
Keçileri kaçırmış gibi uykumuda kaçırdım.
Say say bitmiyor, rakamlar giderek büyüyor.

Kaçık bir uyku.
O önde ben arkada.
Peşinden koşup duruyorum.

Sabah güneşi ısıttın içinizi.
Her bir ışın demetiyle.

Saçmalamalar Kitabım III



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder