Lanetbahçe`de bir trenle gittin benden.
Ak trenler oldu hayatımda,
Seni bana getiren,
Şimdi seni bana getiren,
Yeri yararak seni bana getiren.
Şimdi kara trenler eklendi listeme,
Seni benden uzaklaştıran.
Bir veda busesi bile almadım senden,
Oysa bu sonsuzluğun kendisiydi.
Hiçbir vakte sığmayan, acının kendisiydi.
Sevgilim, hoşçakal sevgilim.
Boşluğu öpüyorum senin için.
Hiç tadını bilmediğim dudaklarını öpüyorum.
Sevgilim, hoşçakal sevgilim.
Sonsuzluğu kucaklıyorum senin için.
Sen gibi sonsuzluk;
Metafor yağmuru gibi,
Asit yağmuru gibi,
Kimyamı şaşırdım ben, geometriden kaldım.
Şimdi lime lime edilmiş etlerimle,
Sarı ilik ile kırmızı ilik bile,
Ayrılmışken birbirinden,
Ayrı düştük biz.
Ayrı düştük milyonların kalabalığında,
Milyarlarca insan içinde yalnız bir sen varken.*
Günler günlere sığmaz aslında.
*03.10.2013
Pazar`ı Pazartesi`ye bağlayan gece.
Saat 18 sularında.
Senden ayrıldıktan birkaç saat sonra.
Karanlık bir Kasım`ın üçüncü günü.
Seni benden uzaklaştıran.
Bir veda busesi bile almadım senden,
Oysa bu sonsuzluğun kendisiydi.
Hiçbir vakte sığmayan, acının kendisiydi.
Sevgilim, hoşçakal sevgilim.
Boşluğu öpüyorum senin için.
Hiç tadını bilmediğim dudaklarını öpüyorum.
Sevgilim, hoşçakal sevgilim.
Sonsuzluğu kucaklıyorum senin için.
Sen gibi sonsuzluk;
Metafor yağmuru gibi,
Asit yağmuru gibi,
Kimyamı şaşırdım ben, geometriden kaldım.
Şimdi lime lime edilmiş etlerimle,
Sarı ilik ile kırmızı ilik bile,
Ayrılmışken birbirinden,
Ayrı düştük biz.
Ayrı düştük milyonların kalabalığında,
Milyarlarca insan içinde yalnız bir sen varken.*
Günler günlere sığmaz aslında.
Her gün bir günden daha uzundur.
Basit kelime cambazlıkları ölüdür.
Yaşayan kelimeler nadir, yaşatanlar yoktur.
Hepsi öldüğü için on gün evvel.
Ömre ömür katan bir su yoktur.
Hiçbir su insanı kendine getirmez.
Kendinden giden kendi yolunu bilmez.
Ne mutlu kendini yok sayanlara,
Ne mutlu kendinden geçmişlere,
Afyonluymuşçasına bahtiyar olanlara.
Paradokslarla bir duvarı ördük.
Her taşında bir çelişki bulduk.
Biz yükseldikçe aslında dibe vurduk.
Dibe vurmak yükselmenin kendisiymiş.
Anladık, anladık ama çok geç.
Sırra ermek veli olmaktan ilerde.
Veli olmaz sırra eren, ilerisine geçen.
Sıfatlar yadırganır, isimler yadsınır.
Kelimeler yoktur aslında, yok sayılır.
Sen yok sayılamazsın, o varlığının büyüsünde.
Sevgilim, hoşçakal sevgilim.
Hoş kal, hoşluktan uzakta.
Aslında kalma hiçbir yerde.
Uzun, sonsuz evrenin karanlık bir köşesinde.**
*03.10.2013
Pazar`ı Pazartesi`ye bağlayan gece.
Saat 18 sularında.
Senden ayrıldıktan birkaç saat sonra.
Karanlık bir Kasım`ın üçüncü günü.
**13.11.2013
Çarşamba'nın öğle vaktinde.
Saat 12 sularında.
Senden ayrıldıktan on gün sonra.
Karanlık bir Kasım'ın on üçüncü günü.
Muharrem'in ise onuncu.
Tüm takvimlerin hesabıyla hesapladım günümü.
Bi' şarkı;
#Ölene dek, mezara dek; gel benimle dolaş.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder