19 Nisan 2014 Cumartesi

Yargılamalar VII

Hakim Bey, Yargılamalar, VII

Duydunuz mu Hakim Bey? Modern zamanın içerisinde son yazarlar da ölüyor ve yazar nesli tükeniyor. Tüm devletler bir yasa çıkarmalı; yazarlar, nesli tükenen canlılar sınıfına alınmalı. Yaşlı kızılderilinin, 'Son nehir kuruduğunda...' diye başlayan bir nutku vardı, o, bir şeyi unuttu, ben ona ilave edeyim: Son yazar da öldüğünde, insanlık sevgiyi unutmuş olacak ve daha tüm duygularını. İşte Hakim Bey, böyle böyle azalıyoruz biz, zaman geçtikçe kendimizden eksiltiyoruz, bizi anlayan kimseyi bulamıyoruz, Yaratan'ın gökten bir melek indirmesini ve bizim her şeyi o meleğe anlatacağımız ânı bekliyoruz, kalemimiz kırıldıkça biz onu birleştiriyoruz, kurşun kalemimizin kömür ucu yassılaşıyor, biz o yassılaştıkça daha da sivrileştiriyoruz, sonra o sivri ucunu kendi bağrımıza batırıyoruz, kendi kendimizi en derin yerimizden kanatıyoruz. Yazar nesli tükenme tehlikesinin altında Hakim Bey, lütfen buna dair bir yasa çıkarın, her şeyi düşünen Devlet Baba, lütfen koru tüm yazarları! Bu yazdığım satırlar içinde, kelime arası boşluklarda kendimi yitiriyorum. En son hangi kelimenin arasında kaldıysam oradan çıkamıyorum. O iki kelime arasında bir köprü yok, ben o uçurum gibi kelime kenarında duruyorum. Çok yakında kendimi o kelimeden aşağıya bırakacağım ve sonunda başka bir kelimenin dibinde can vereceğim. Bu, bir soykırım olmalı. Bir yazar nasıl ölebilir ki? O kadar kahraman/karakter/tip doğura doğura doğurganlaşan bir yazar, nasıl ölebilir ki? Evet, ölüm hepimiz için, en azından bende bir kitabın kıyısında köşesinde adımı bıraksam olmaz mı Hakim Bey? Yasalar izin veriyorsa şâyet, bende adımı bir kelimeye vermek istiyorum. Bir kelime olsun ve insanlığa benden miras kalsın. Yoksa deliriyor muyum, veyahut daha doğru bir ifade ile hep deli miydim, belki hayır belki daha doğru bir ifadeyle kesinlikle evet. Hakim Bey, yine ben beceriksiz öğrencinin, defterine kaleme basa basa yazdığı için kaleminin ucu kırıldı, bir açacak alıp hemen geliyorum, daha doğrusu, size yalan söylemek istemiyorum, bu bahane ile kaçıyorum. Sevgili kalemtıraşlar ama ben onlara hep açacak demesini severim. Sevgili açacak-lar-ım.

#GabrialGarciaMarquez, dün veda etti, Kırmızı Pazartesi'den bozma Cuma'ya.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder