26 Ocak 2014 Pazar

İdam

"Eğer yağmur yağınca içeri gireceksen, seninle gitmem uzak ülkelere." Umay Umay


Sert rüzgârların estiği bir yer var.
Her hamlesi seni geriye itmekte,
Çamaşırın sökülen ilmiği gibi,
Yavaş yavaş kendini yok etmekte.

Elimden gelse sana dokunan,
Tüm rüzgârları idam edeceğim.

Soğukta üşümüş, renk değiştirmişsin.
Güzel bir aâhenkle, 
Rüzgârla dansa soyunmuşsun.
Canını incitiyor sert hamleleri, son yellerin.

Elimden gelse canını acıtan,
Tüm acı duyguları idam edeceğim.

Şimdi kulaklarına kadar soğukla kaplısın,
Ellerinin arasından kıvılcımlar çıkmakta.
Soğuk yolların, buz tutmuş taşları,
Engel olmamalı sana, gittiğin yolda.

Elimden gelse canını acıtan,
Tüm soğukları idam edeceğim.

Burnunun direği sızlıyor yine,
Sana mı değmekte, nemli havanın,
Hiç gün yüzü görmemiş küflü kokusu,
Sana mı değmekte, rütubetli elleri.

Elimden gelse canını acıtan,
Tüm kış aylarını idam edeceğim:

İçinde kendim de olarak.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder