Görünmezlik pelerinine bürünmüş duvara,
Çarpıp çarpıp dönüyorum yüz geri;
Hangi yolun kurtuluşa çıktığını bilmeden,
Adımlıyorum, belki bir gün daha yaşar düşlerim.
Yolun yokluğundan değildir karanlığım,
Çevrili olmasındandır en kötü günün bile,
İyi dilek bekçileriyle;
Üstelik buram buram çirkinlik kokmaları.
Bu kaçışımı sürekli kesen duvar cansız değil,
Vardır muhakkak bir yeri, yaşayan;
Yoksa bu duvar da benim kadar ölü değil.
Kırıp kapıları girmek için içeri,
Aşmak için yüksekliği arşa değen duvarı,
Veririm benden içre ne varsa, hepsini, veririm.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder