6 Eylül 2012 Perşembe

İnsan Doğası Üzerine

İnsan doğası gayet basit aslında. Onu zorlaştıran ve zor kılan bizleriz.
İnsanın hissettiği duyguları karmakarışık hale hep bizler getiririz.
İnsanın duyduğu sevgiyi hep insanların anlayamacağı şekillerde ifade etmeye çalışırız.
İnsanın var oluş hissini hep kendi lehimize kullanmak isteriz.
İnsanı yüzyıllarca kendine köle olarak kullanan kilise gibi günümüzdede köleleştirmekteyiz insanı.
İnsanı değersiz gören haçlılar gibi yabani hayvan muamelesi yapmaktayız ara sıra.
İnsanı tek bir tohumdan oluşmuş sıradan bir yapı gibi nitelemekteyiz.
İnsan sayısı biraz azalsa, bi kaç tanesi yok olsa kim umursar ki? mantığı sarmış heryeri.
İnsan nesli o olsada olmasada devam eder, fikri yerleşmiş zihinlere.
İnsan için hakaret sayılan resmi kölelik kaldırılmış, paranın getirdiği zincirler gelmiş.
İnsanı hapseden kelepçe yerine görünmez kumaşlar kullanılmış.
İnsan dört duvar yerine kendi beyninin içine hapsedilmiş.
İnsanın temel amacı efendisinin ona verdiği amaca dönüştürülmüş.
İnsanoğlu sınıflara ayrlmış, hemde herkes sınıflandırmayı inkâr ederken.
İnsan için özgürlük verilmiş ama buna sadece bir dayanağı olanlar kavuşmuş.
İnsan için özgürlük denmiş, Afrika açlığa terkedilmiş.
İnsan için yaşam denmiş, Arakan'da insanlar katledilmiş.
İnsan için mutluluk denmiş, Filistin'de çocuklar yetim doğmuş.
İnsanoğlu dünyaya hükmediyor yalanına inandırılmış herkes.
İnsanı insan yönetiyor, yönetebileceğini sanıyor, yöneten bambaşka iken.
İnsan insan eliyle ölüyor.
İnsanoğlunun sayısı arttıkça, insan olarak kalma olanağı azalıyor.
İnsan ile başladım her cümleme, insanın değerini anlatabilmek için.
İnsan ile bitiriyorum cümlelerimi, Yaratıcı'nın en büyük tasarısını olanı anlatmak için; insanı.












Denemelerim

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder